SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L İLİM

<< 66 >>

EK SAYFA – 66-2

باب: ما ذكر في ذهاب موسى صلى الله عليه وسلم في البحر إلى الخضر

16. Musa s.a.v.'in Denizde Hızır'a Gitmesine Dair Zikredilenler

 

-وقوله تعالى: {هل أتبعك على أن تعلمني مما عملت منه رشدا} /الكهف: 66/.

"Musa ona: Sana öğretilenden, bana, doğruyu bulmama yardım edecek bir bilgi öğretmen için sana tâbi olayım mı? Dedi.[Kehf,66]

 

74 - حدثني محمد بن عزيز الزهري قال: حدثنا يعقوب بن إبراهيم قال: حدثني أبي، عن صالح، عن ابن شهاب حدث: أن عبيد الله بن عبد الله أخبره، عن ابن عباس: أنه تمارى هو والحر بن قيس بن حصن الفزاري في صاحب موسى، قال ابن عباس: هو خضر، فمر بهما أبي بن كعب، فدعاه ابن عباس فقال: إني تماريت أنا وصاحبي هذا في صاحب موسى، الذي سأل موسى السبيل إلى لقيه، هل سمعت النبي صلى الله عليه وسلم يذكر شأنه؟ قال: نعم، سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول: (بينما موسى في ملأ من بني إسرائيل، جاءه رجل فقال: هل تعلم أحد أعلم منك؟ قال موسى: لا، فأوحى الله إلى موسى: بلى: عبدنا خضر، فسأل موسى السبيل إليه، فجعل الله له الحوت آية، وقيل له: إذا فقدت الحوت فارجع، فإنك سلتقاه، وكان يتبع أثر الحوت في البحر، فقال لموسى فتاه: أرأيت إذ أوينا إلى الصخرة؟ فإني نسيت الحوت، وما أنسانيه إلا الشيطان أن أذكره. قال: ذلك ما كنا نبغي، فارتدا على آثارهما قصصا، فوجدا خضرا، فكان من شأنهما الذي قص الله عز وجل في كتابه).

 

[-74-] Rivayet edildiğine göre îbn Abbas ile Hur İbn Kays İbn Hısn ei-Fezârî  Musa A.S.'ın (Kur'an'da buluştuğu bahsedilen) arkadaşı hakkında görüş ayrılığına düştüler. İbn Abbas bunun Hızır olduğunu söyledi. Onların yanından Ubey bn Ka'b geçiyordu. İbn Abbas onu çağırarak sordu: "Ben ve bu arkadaşım, Hz. Musa'nın kendisi ile buluşmak için yol sorduğu kişi hakkında tartıştık. Onunla ilgili olarak Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bir şey söylediğini işitmiş miydin?" dedi. Ubey şöyle dedi: "Evet, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle söylediğini işittim: Hz. Musa, İsrailoğullarından bir grup ile birlikte iken bir adam gelerek: Senden daha bilgili bir kimse biliyor musun? Diye sordu.

 

Hz. Musa "hayır" diye cevap verdi. Bunun üzerine Yüce Allah Hz. Musa'ya vahyederek şöyle dedi: "Evet senden daha bilgili bir kimse. O da kulumuz Hızır'dır" dedi. Musa onun yanına nasıl gideceğini sordu. Yüce Allah balığı onun için bîr alâmet kıldı. Musa'ya "Balığı kaybettiğinde dön, çünkü onunla orada buluşacaksın" denildi. Hz. Musa denizde balığın izini sürerdi.

 

"(Musa (a.s.)'ın yanındaki yol arkadaşı olan genç adam:) Gördün mü? dedi, kayaya sığındığımız sırada balığı unuttum. Onu hatırlamamı bana şeytandan başkası unutturmadı. O, şaşılacak bir şekilde denizde yolunu tutup gitmişti. Musa: işte aradığımız o idi, dedi. Hemen İzlerinin üzerine geri döndüler." Hemen ardından o bilge kişiyi (Hızır) buldular. Daha sonra Hızır ile Musa arasında Allah'ın kitabında haber verdiği olaylar yaşandı.

 

Tekrar: 78, 122, 2267, 2728, 3278, 3400, 3401, 4725, 4726, 4727, 6672, 7478

 

AÇIKLAMA:     Bu konu, ilim talep etmek için zorluklara katlanmaya teşvik etmek amacıyla konulmuştur. Çünkü gıpta edilen bir şey için zorluklara katlanılır. Nitekim Hz. Musa'nın en üst konumlara ulaşmış olması, ilim talep etmek için kara ve denizde yolculuk yapmasına engel olmamıştır. Böylece bu konunun öncekilerle alakası da anlaşılmış olmaktadır. Bâb başlığından ilk anda Hz. Musa'nın ilim talep et­mek için denizde yolculuk yaptığı anlaşılmaktadır.

 

Peygamberler ile ilgili bölümde Hz.Hızır'ın niye bu isimle anıldığı konusu gelecektir. Yine o bölümde Hızır'ın; resul mü nebi mi, melek mi veli mi, hayatta mı ölü mü olduğu konusundaki görüş ayrılıklarına dair bilgi gelecektir.[Bkz. Kitâbu Ehâdisi'l-enbiyâ, 27. , 3401. hadis.]

 

İbnü't-Tîn, İbn Abbas'ın Ubey b. Kâb'ın yanına giderek soru sorduğunu, yoksa onu kendi yanına çağırmadığını, çünkü İbn Abbas'ın ilim aldığı kişilere karşı ne derece edepli olduğunun bilindiğini söylemiştir.

 

Balığın kaybolması, Hızır'ın bulunduğu yere alâmet kılınmıştır. Hadisten Çıkan Bazı Sonuçlar

 

Hadis, inatlaşma (zorluk çıkarma) söz konusu olmaksızın İlmî gerçekleri ortaya çıkarmak İçin tartışma yapmanın caiz olduğunu göstermektedir.

 

Doğru sözlü bir kimsenin verdiği haber ile amel edilir.

 

İlim talep etmek, hatta mevcut ilmini arttırmak için deniz yolculuğu yap­mak caizdir.

 

Yolculukta azık taşımak meşrudur.

 

Her durumda alçakgönüllü davranmak gerekir. Bu sebeple Hz. Musa, Hı­zır (a.s.) ile bir an önce karşılaşmak ve ondan ilim talep etmek istemiştir. Bunu yapmasının sebebi kavmine kendisinin edebi ile edeplenmelerini öğretmek ve nefsini temizlemek isteyen kişinin alçakgönüllülük yolunu tutması gerektiği ko­nusunda uyarıda bulunmaktır.

 

Bu hadis 78 noda tekrar ediliyor.